Zatürrenin üç önemli kalkanı; Aşılama, Beslenme Ve Hijyen

Zatürre, tedavi yöntemlerindeki gelişmeler, aşılar sayesinde daha kolay tedavi edilse de, hala önemli bir sorun olmaya devam ediyor.

SAĞLIK 10.11.2017, 13:12 10.11.2017, 13:26 Uşak Haber Ajansı
Zatürrenin üç önemli kalkanı; Aşılama, Beslenme Ve Hijyen

Uzmanlar  önlenebilir bir sorun olduğuna dikkat çekerek, anne babaların çocuklarını zatürreden korumak için nelere dikkat etmeleri gerektiği hakkında bilgi veriyor.

Pnömoni, yani yaygın bilinen adıyla zatürre, virüs ya da bakteriler nedeniyle akciğerlerde meydana gelen bir enfeksiyon. Özellikle geçmişte bu enfeksiyonlar son derece tehlikeli boyutlarda olmasına rağmen, günümüzde gerek geliştirilen aşılar, gerekse tedavi yöntemlerindeki gelişmeler sayesinde artık çok daha kolay tedavi edilebiliyor. Ancak, zatürre hala ebeveynleri tedirgin eden hastalıkların da başında da geliyor...

Çünkü önlenebilir bir hastalık olmasına rağmen, hala özellikle gelişmekte olan ülkelerde 0-4 yaş arasındaki çocuklardaki ölümlerin ikinci nedeni olmaya devam ediyor. Dünya genelinde her yıl yaklaşık 10-20 milyon arasında çocuk zatürre nedeniyle hastaneye yatırılıyor ve bunların da yaklaşık 2 milyonu da ne yazık ki yaşamını kaybediyor. Ülkemizde ise; ilk yaşta hastaneye yatışların yüzde 30-50’sinin nedenini zatürre oluşturuyor. Tüm çocuk hastaların zatürreye yakalanma oranı da yaklaşık yüzde 40 olarak gösteriliyor.

Aslında istatistikler ebeveynlerdeki bu korkunun haklılıklarını ortaya koysa da çocuklarda zatürre tedavisinde gelinen nokta unutulmadan gerekli önlemlerin alınması da önem taşıyor. Uzmanlar, özellikli son 25 yıldır zatürreye neden olan bakterilere karşı geliştirilen aşılarla birlikte Türkiye’de ölüm oranlanın önemli oranda düşürülebildiğini anlatıyor.

0-1 yaş en riskli grup

Zatürre kişiden kişiye yayılan viral ya da bakteri kaynaklı enfeksiyonlarla bağlantılı olduğundan, çocukların yakın temas halinde oldukları sonbahar ve kış aylarında yaygınlığı artıyor. Solunum yoluyla alınan bakteri veya virüs üst solunum yolunda tutulmuyorsa direkt akciğere inerek enfeksiyon yaratıyor. İyi beslenmeyen, hastalıklar nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış olan, alerjik bir yapısı bulunan çocukların zatürre geçirme riski daha yüksek oluyor. Uzmanlar, “Özellikle 0-1 yaş arası çocuklarda öksürük refleksleri çok zayıftır ve göğüs kafesini iyi kullanamadıkları için mikropları dışarı atamaz. Bu nedenle zatürre açısından en riskli grubu oluşturuyor” diyor. Bağışıklık sistemi gelişimi tam olarak tamamlanmamış olan 1-5 yaş arasındaki çocuklar ise ikinci en riski grupta yer alıyor.

En önemli korunma aşılama

Zatürre açısından en önemli nokta korunabilmek. Bunun için de aşılanma, sağlıklı beslenme, düzenli uyku gibi bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi son derece önem taşıyor. Zatürrenin yaracağı problemler ve ölümlerin önüne geçilmesi için uygulanacak en önemli stratejinin aşılanma olduğunu söyleyen uzmanlar sözlerine şöyle devam ediyor:

“Türkiye’de de yaklaşık 25 yıllık kullanılan karma aşısının içinde zatürre nedenlerden biri olan hemofilüs influenzaya karşı da aşılama yapılıyor. Çocukların rutin aşı takviminde de yer alan ve içinde bir tip zatürre mikrobuna karşı aşının da olduğu karma aşının 2,4,6. aylarda ve 18. ay mutlaka uygulanması gerekiyor. Bir de zatürre aşısı adı altında 2-4-6 ay ve 1 yaşında da yapılan aşının uygulanması gerekiyor. Ayrıca, viral zatürrelerden korunmak için de özellikle 6 ay 3 yaş arası çocuklara mutlaka grip aşısı yapılması öneriliyor. Bununla birlikte, farklı hastalıkları bağlı olarak, bağışıklık sistemi düşmüş ya da dalağı alınan, özel kan hastalıkları olması gibi sağlık sorunları bulunan durumlarda özel bir zatürre aşısı yapılması ve duruma göre tekrarlanması önem taşıyor. Bu aşı da kalıcı hastalığı olan kişide 5 yılda bir tekrarlanırken, geçici hastalığı olan kişide o hastalık döneminde yapılıyor.”

3 gün boyunca ateş düşmüyorsa dikkat!

Ateş pek çok enfeksiyonda olduğu gibi zatürrede de ilk belirti olarak ortaya çıkıyor. Özellikle 0-5 yaş arası çocuklarda belirgin bir hastalık hali olmasa da 3 gün boyunca tedaviye rağmen düşmeyen ateşin uyarıcı olması ve zaman kaybedilmeden hekime başvurulması gerekiyor. Bununla birlikte öksürük, burun akıntısı, beslenme zorluğu, huzursuzluk hali de hastalığın diğer belirtileri arasında yer alıyor.

Ancak her çocukta aynı şikayetler gözlenmeyebiliyor. Uzmanlar, akciğer alt loblarında ortaya çıkan enfeksiyonlarda öksürük hiç görülmeyebilirken ateşle birlikte karın ağrısıyla kendini gösterebildiğini anlatıyor. Bu nedenle, çocukta ateşin nedeni tam olarak bulunmadığında bazen akciğer filmleri bile yeterli olamayabiliyor. Bu durumda daha ayrıntılı görüntülemeye ihtiyaç duyulabiliyor. Yılda iki ve üzeri zatürre geçiren çocuklarda başta kistik fibroz olmak üzere, yabancı cisim aspirasyonu, reflü, bağışıklık sistemi bozukluğu gibi altta yatan farklı sorunları araştırmak gerekiyor. Zatürre sadece bir akciğer problemi değil. Kalbi de yorduğu için kalp yetmezlikleri oluşturabiliyor. Bu nedenle özellikle çok fazla akciğer enfeksiyonu geçiren çocukların kalbinin de kontrolden geçirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

 Çocuklarda zatürre tedavisi de “kişiye özel” yapılıyor

Alınan mikrobun yapısı, çocukta altta yatan farklı hastalıkların olması, beslenme ve uyku düzeni, bağışıklık sisteminin gücü, yaşam şartları gibi birçok etken aynı virüs ya da aynı bakteri kaynaklı zatürrenin bile farklı bir seyir izlemesine neden olabiliyor. Bu nedenle her çocuğun zatürreyi farklı şekilde yaşadığını anlatan uzmanlar, tedavi yaklaşımıyla ilgili şu bilgileri veriyor: “Muayene bulguları ve çocuğun genel durumuna göre kan sayımı ve enfeksiyon değerlerine göre antibiyotik tedavisi planlanıyor. Akciğer filmini çocuklarda çok endikasyon yoksa ve tekrarlama durumu söz konusu değilse çekmeyi tercih etmiyoruz. Genelde ağır zatürre ise damardan antibiyotik, daha hafif tipiyse ağızdan antibiyotikle tedavi uygulanıyor. Atipik pnömoniler gibi bazı hastalarda kombini antibiyotik tedavisi de gerekebiliyor.”

Tedavi genelde 10 gün içinde tamamlansa da bu süre çocuğun genel durumuna göre değişiyor. Çocukta solunum sıkıntısı yaşanıyorsa, oksijen düzeyi düşükse, beslenme güçlüğü yaşanıyorsa, kontrol altına alınamayan ateş, kusma ya da sürekli sıvı kaybı söz konusuysa tedavinin hastanede gözlem altında sürdürülmesi tercih ediliyor.

 Çocuklarda zatürre ile ilgili hatırlanması gerekenler:

•           Zamanında tanı alıp tedavi edilen zatürrede oldukça hızlı iyileşme sağlanabiliyor.

•           Tedavi süresinde çocukların mutlaka dinlenmesini sağlayın.

•           Korunmak için aşıların aksatmayın.

•           Özellikle kış aylarında çocukları kapalı alanlarda ve hasta çocukların olduğu alanlara götürmeyin.

•           Tedavi sırasında ve gündelik yaşam içinde çocukların bulunduğu alanların sık sık havalandırın.

•           Çocukların beslenmesinde tüm besin öğelerinden mutlaka tüketmesine özen gösterin.

•           Çocukların yanında kesinlikle sigara içilmemesi ve içilen bir ortamda bulundurulmasına dikkat edin.

  Zatürrenin en önemli nedenleri

Ancak, hastaneye gitmekte geç kalınması, aşılanmaların doğru yapılamaması, göçler zatürre nedeniyle yaşam kayıplarının devem etmesindeki en önemli unsurları oluşturuyor. Sorunun bu boyutta devam etmesinin bir diğer nedeni ise birçok virüse bağlı zatürreye karşı hala bir aşının bulunmaması (Grip mikrobu ve influenza hariç. Bir virüs olan influenza aşısının risk gruplarında yapılması viral pnömonilerin büyük bir kısmını engelleyebiliyor.) Aşılarla bakteriyel zatürrenin kontrol altına alınabildiğini söyleyen uzmanlar, “Sanayileşme ve endüstriye bağlı hava kirliliğinin artması gibi nedenlerle mikroplar havada daha uzun süre kalıyor ve dolayısıyla daha fazla enfekte olunuyor. Bunun yanında çocukların daha küçük yaşlardan itibaren kreşlere gitmesi, alerjilerin artması, dünyanın her yerine seyahatler kolaylaştığı için mikropların artık çok daha rahat yer değiştirebilmesi gibi nedenlerden dolayı bir çok enfeksiyon hastalığı gibi zatürre sorunu da devam ediyor” diyor.

banner162
Yorumlar (0)
banner126
14
parçalı bulutlu
Namaz Vakti 19 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 32 48
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 32 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Keçiörengücü 30 36
12. Şanlıurfaspor 30 34
13. Ümraniye 30 34
14. Manisa FK 30 33
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 30 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 31 57
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 31 17
20. Almeria 31 14
sanalbasin.com üyesidir
>